Kesinleşen Boşanma Davasında Kesinleşmeyen Eklentiler İcraya Konulabilir Mi?
Bilindiği üzere boşanma davaları kendi içerisinde çeşitli konuları da barındıran bir davadır. Bu bakımdan boşanma davası için matruşka benzetmesi yapılabilir. Çünkü bir boşanma davası, maddi ve manevi tazminat, velayet, ziynetin iadesi, nafaka vs. gibi farklı hususlarda hükümler kurulmasını gerektirebilir. Peki açılan boşanma davasının kesinleşip eklentilerinin kesinleşmediği durumda eklentiler icraya konulabilir mi?
Kesinleşen Boşanma Davasında Kesinleşmeyen Eklentiler
Her hukuk davasında olduğu gibi boşanma davasında da hükmün icra edilmesi için kesinleşme gerekir. Örneğin bir boşanma davasında kanun yolları tüketilmeden ya da taraflar boşanma kararını istinaf/istinaftan feragat etmeden hüküm icra edilemez, boşanma kesinleşmiş sayılmaz. Peki açtığımız boşanma davasında şöyle bir sürecin yaşandığını düşünsek ne olurdu?: Açılan davada ilk derece mahkemesi boşanma talebinin kabulü ile maddi ve manevi tazminat için 300.000’er TL ödenmesine hükmetmiş olsun. Davalının veya davacının kararı istinaf etmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi verilen kararı onamış olsun. Ancak davalı ya da davacı hem boşanma hem de maddi ve manevi tazminat kararının onanmasını hukuka uygun bulmayarak temyiz yoluna başvurmuş olsun. Temyiz merci, verilen kararın boşanma yönünden hukuka uygun olduğu kanaatine vararak hükmün kesinleşmesine maddi ve manevi tazminat yönünden ise belirlenen tutarın eksik olduğu gerekçesiyle maddi ve manevi tazminat yönünden kararın bozularak yeniden yargılama yapılması için ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar vermiş olsun. İşbu durumda, elimizde bir adet boşanma yönünden kesinleşmiş ancak maddi ve manevi tazminat yönünden yeniden yargılama yapılacak bir dosya bulunmaktadır. Peki bu dosyayı takip eden avukat kesinleşmiş boşanma yönünden eklenti olan vekalet ücretini icraya koyabilir mi?
Öncelikle bu hususta hem uygulamadaki hem de içtihatlardaki uygulama boşanmanın kesinleşmesi durumunda eklentilerinin de icraya konulabileceği yönündedir. Yani bu şekilde ilerleyen bir dosyada avukatın vekalet ücretini almak için maddi ve manevi tazminat yönünden de davanın kesinleşmesini beklemesine gerek yoktur. Bu tip dosyada asli unsur boşanmanın kesinleşmesidir. Ancak boşanma davası kesinleşmeden diğer eklentilerin icra takibine koyulması mümkün değildir. 2016 tarihli Yargıtay ilamında bu konu şu şekilde açıklanmıştır:
Aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemezler. Ayrıca, boşanma kararının eklentisi olan tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderine yönelik kısımları da aynı kurala tabidir. Boşanma ilamı kesinleştiği takdirde, ekinde hükmedilen tazminat, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin takibe konulabilmesi için nitelikleri gözetilerek kesinleşmeleri gerekli değildir. Takibe dayanak ilamda boşanma kararı ve ziynet eşyasının iadesine dair taleplerin toplamı için tek vekalet ücretine hükmedilmişdir. Bu durumda takibe konulan vekalet ücreti boşanma ilamının fer’i niteliğinde olduğundan boşanma ilamı kesinleşmeden takip konusu yapılamaz. Bu alacak yönünden şikayetin kabulü gerekir.1Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2016/13627E., 2016/14844K.
Aynı yönde:
HUMK’nin 443/4. (HMK’nin 367/2.) maddesi gereğince aile ve şahsın hukuku ile ilgili hükümler kesinleşmedikçe takibe konu edilemez. Ayrıca, boşanma kararının “eklentisi” olan (yoksulluk) ve (iştirak) nafakası da aynı kurala tabi olup, icra takibine konu edilebilmesi için boşanma hükmünün kesinleşmesi gerekir. Bir başka anlatımla boşanma hükmü kesinleşmiş ise, eklentilerin (Yoksulluk nafakası, iştirak nafakası, maddi ve manevi tazminat vs.) infaz edilmesi için kararın, eklentiler yönünden de kesinleşmesi gerekmez.2Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2018/4469 E., 2018/10618K.
